12 Ekim 2012 Cuma

Psikolojim Darmadağın

Kötüyüm 2 gündür , çok kötü hemde..
Evimize hırsız girdi perşembe akşamı.Berra'nın ve benim altınları götürmüş. Başka bişeye dokunamamış malesef..Sanırım geldiğimizde iş üstündeydi, ne cesaret 1,5 - 2 saat gibi kısa bir zaman diliminde eve girmiş...O günden beri ağlıyorum , durup durup küfrediyorum ve çok korkuyorum..Paranoyak oldum resmen..5 milyara yakın kaybımız var ama beni en çok üzen annemden kalan alyansın gitmesi oldu...Ve evi ilk gördüğüm anı hiç unutamıyorum ..
Hep duysamda hiç birebir yaşamamıştım .Allah kimsenin başına vermesin...

5 Ekim 2012 Cuma

Geceyarısı Operasyonu: Çılgın Tütü













Kabarık etek meraklısı irem hanımın gönlünü yapmak için gecenin bir yarısı ordan burdan topladığım tüllerden tütü yaptık birlikte. Bu ilk deneme benim pek hoşuma gitmesede irem'in evdeki dans gösterileri için idare eder::)) Adına da çılgın tütü taktı nedense.:))
 
Gerçi ona kalsa bu etekle okula da gitmek istedi. Ama zar zor ikna edebildik küçük hanımı.
En kısa zamanda güzel bir tül alıp doğru düzgün bir tütü yapmalıyım kızıma..
 
 

17 Eylül 2012 Pazartesi

Şimdi Anaokullu Olduk.



1.sınıf mı anaokul mu , öylemi yapsak böyle mi yapsak, 2 yıl kreşe gitti 1 'e mi başlatsak..daha çok küçük ne yapsak vs.....tartışmaları son buldu nihayet. irem bugün itibariyle anaokuluna başladı. Gerçi geçen hafta da uyum programı çerçevesinde 1 saat götürüp getirmiştik.. Ama bugün 12.30 tan 5 'e kadar kaldı kuzucum okulda. Ve son derece rahattı , alışkındı...Öğretmenini de çok sevdik. Tatlı bir bayan.
Öğlencilikte rahatmış buarada. En azından bu dönem erken yatırma derdinden kurtuldum::))




16 Eylül 2012 Pazar

Minik Su Kuşum...

Küçüklüğünden beri pek meraklı irem hanım denize , havuza...Yorulmak , korkmak nedir bilmez hiç. Benim bile kayarken korktuğum upuzun kaydıraklardan kayar , hiç düşünmeden atlar derin havuzlara ,defalarca...
4 yaşını doldurduğundan beri bizde hep göndermeyi istedik aslında yüzme kursuna . Ama hep bir aksilik çıktı ve nasip olmadı bir türlü..Ve nihayet başlayabildi irem hanım yüzme kursuna..Kolluksuz , yeleksiz hocasıyla havuza ilk atladığında oturduğum yerden kalbim çıkacaktı neredeyse.
Bu yaz amatörce kıyılarda yüzmeye çalışsa da minik balığım , sanırım önümüzdeki yaz profosyonel bir yüzücü olarak boy gösterecek derin sularda..Tabi Allah'ın izniyle devam edebilirsek...




13 Eylül 2012 Perşembe

Hayırlı sebebimiz::)))


Kızçelerimin amcasını da evlendirdik sonunda hayırlısıyla::)
Bir ömür boyu mutluluklar diliyoruz kendilerine efendim....

7 Eylül 2012 Cuma

Tatil gezince tatildir aslında...

Tatile çıkmamıza 2 gün kala orta kulak iltihabından dolayı 39 derecelere çıksa da berra'nın ateşi hastalık falan dinlemedik , 2 aile çıktık altınoluğa doğru yola...Ama hiç yormadı berra hanım bizi , aksine ilaçlarında etkisiyle sürekli uyudu::))) Ve altınoluk havası yaramış olmalı ki iyileşiverdi kuzucuk orada..
Hayırlı bir sebepten ötürü:) kısa süren tatilimize çok yer sığdırdık biz..
Asos Behramkale , kadırga koyu , Mıhlı şelalesi , Ayvalık , cunda adası , sarımsaklı sahili , şeytan sofrasında gün batımı , Hasanboğuldu ve sütüven şelalesi , Tahtakuşlar müzesi derken bitiverdi tatilimiz..
Çok kilometre katettik , çok gezdik , çok eğlendik , çok yüzdük, taşsız sarımsaklı denizini çok sevdik:)

Böyle birşeydi işte , güzeldi....




23 Ağustos 2012 Perşembe

Bayramdan Aklımızda Kalanlar...



Tüm bayram boyunca trakya yollarında dolaştık durduk yine biz...Kırklareli , pınarhisar , kurudere , çorlu ve en sonunda tekirdağ..gezdik , gördük , bayramlaştık , eğlendik ama çook yorulduk..

16 Temmuz 2012 Pazartesi

Çilingoz

Bu haftasonu yeni bir yer keşfettik biz. Daha önce iğne ada sahiline birkaç defa gitmiştik , kıyıköy'e ise bir kere gitmiş ve denizini çok fazla taşlı olduğu için beyenmemiştik.
Bu defa çatalca'ya doğru çıktık yola..
Ve yemyeşil piknik alanlarından , küçük küçük köylerden geçerek yalıköy'den sonra gelen çilingoz sahiline ulaştık.Kıyıköy ile yalıköy arasında kalıyor.. Karadeniz aslında ama dalga yok denecek kadar az. Henüz yeni yeni keşfedilmiş bakir bir yer...
Tavsiye ederiz efendim...


*** Çilingoz fotoğrafları alıntıdır. Malesef ben çoçuklarla uğraşmaktan bir fotoğraf dahi çekemedim.

5 Temmuz 2012 Perşembe

Berra Zeynep 7. ayında

Bu minicik , yumuşacık , pembe renkli ayaklar favorim benim bu aralar...
Ve galiba onunda favorisi ki hep ağzında kendilerinin ,
en birinci oyuncağı o minicik ayakları...


10 Haziran 2012 Pazar

Gösteri bu , ağlatabilir bir anneyi

İrem'in kreş hayatı bitti , yıl sonu gösterisinde yine bir hüzünlendik ki sormayın..
Ve kafam karışıktı ya bazı konularda ,kararımızı da verdik .
Anaokuluna gidecek bu sene irem...
Hepimiz için hayırlısı olur inş...


3 Haziran 2012 Pazar

CNR'da Kültür Şöleni


CNR 'da tam bir kültür şöleni vardı bu haftasonu..Türkçe olimpiyatları için farklı ülkelerden gelen öğrenciler açılan stantlarda ülkelerinin kültürel zenginliklerini tanıttı , türkçe şarkılarını söylediler.Ve biz mısırlı muhammed'e bayıldık..

Piknik sezonunu açtık:)

Bu seneki kaynak holding pikniği de harikaydı..Beykoz tarafında çok hoş biyerdeydik.
uçurtmalar uçuruldu , halat çekme , yumurta taşıma , yoğurt yeme yarışmaları yapıldı..
Ve yine sanırım en çok irem eğlendi...








23 Mayıs 2012 Çarşamba

Bu da bizim bez pastamız..

Haftalar öncesinden yapmaya başladık irem'le bez pastamızı..Pek heyecanlandı ama tek kelime etmedi teyzesine..Çünkü bu bizim küçük sırrımızdı::)) Normalde olur olmadık herşeyi anlatmayı pek sever zatı şahaneleri::)))
Biraz acemice olsa da biz çok sevdik. Ve her bir detayını zevkle yaptık..
En azından çiçekten daha çok işe yaricağı kesin:)
Güle güle kirletsin teyzesinin kuzusu

22 Mayıs 2012 Salı

Hoşgeldin Kuzucuk


Hayatımıza , ailemize bir can daha katıldı.
3.bebişimiz de nihayet doğdu..Çok mutluyum.Çünküü teyze oldum bende.::))
Hoşgeldin bebeğim , hoşgeldin teyzecim , hoşgeldin ailemizin 3. prensesi

10 Mayıs 2012 Perşembe

Karışığım Arkadaş???

Okula başlama yaşı ile ilgili haberleri yakından ve merakla takip ediyordum.
Naz İrem 2007 nisan doğumlu .21 Eylül 2012' de 65 aylık olacak..66 ayını doldurmayanlar için ailelerin insiyatifine bırakmışlar.
İrem 2 senedir özel bir kreşe devam etse de , okul ortamına çok ta yabancı olmasa da kafam çok karışık. 5,5 yaşındaki bir çocuğun sırtına bir çanta takıp hadi okula demek mi mantıklı bilmiyorum. Eğitimin içeriğinden hiç bahsedilmiyor , alt yapı hazır mı, bu yaştaki bir çocuk kendini koruyabilir mi , doğduğundan beri onda oluşturmaya çalıştığımız özgüven duygusunu biranda kaybeder mi?
Göndermek mi doğru olan , göndermeyip 1 sene daha beklemek mi..
Peki 1 sene daha beklenirse bu seferde geç olur mu..
Aklımda o kadar çok soru var ki..
Yardımcı ablaları olmayacak mesela..Tuvalet olayları nasıl olacak , tahta sıralardamı oturacak bu yaştaki çocuklarda ,o kocaman okul bahçesinde onları kim koruyacak ,sınıftaki tahtalara nasıl uzanacaklar , irem resim yapmaktan , bebekleriyle oynamaktan çok hoşlanır , sınıflarda oyuncak olacakmı , ya da her dersten sonra bir oyun dersi..::))) 72 aylıklarda 66 aylıklarla aynı dersimi görecek , el yazısı ile yazması beklenecekmi bu çocuklardan...
Eğitimin içeriği ne olacak???
Bu sorular uzayıp gider sanırım.. Ama bu sorularıma içime sinen , beni rahatlatacak bir cevap bulabilirsem İrem bu yıl 1 'e başlayacak...Tabi bulabilirsem::(((

4 Mayıs 2012 Cuma

5 yaş ve 5 ay


5 yaşını doldurdu irem nisanın sonunda.Yapmicam bu sene doğum günü desem de yaklaşık 25 kişiden oluşan misafirlerimizle yaptık yine küçük bir kutlama..::))
Ve 5 yaşında 4 tekerlekliden 2 büyük tekere geçerek nekadar hızlı büyüdüğünü ıspatladı bize irem hanım..Yakın zamana kadar evimizin bebeği olarak gördüğümüz kızımızın şimdi koca bir abla olması hem sevindiriyor hem hüzünlendiriyor bazen beni. Onlar için bukadar hızlı geçen zaman , bizim için bukadar hızlı geçmese , bize bi torpil geçse keşke::((



 Evimizin yeni bebeği , Berra Zeynep'imiz ise etrafa gülücükler saçarak 5.ayını doldurdu.
Aslında ben irem'de olduğu gibi Berra' da da ay ay gelişimini yazmayı düşünüyordum .Ama vakit yetersizliğinden yazamadım malesef.
5.ayın sonunda ayağını ağzına götürüp , ayak parmaklarını emmeye başladı artık berra::)
Destekle de olsa ilk defa bu ay mama sandalyesine oturttuk küçük hanımı.
Oyun halısında oynamaktan zevk aldı..
Beni tanıdı ve yabancılara tepki verdi..
Allah'ım sağlıkla sıhhatle her gelişiminde  yanlarında olmayı nasip etsin inş.
Hayırlı Cumalar..





6 Nisan 2012 Cuma

Rotavirüsü aşısı şişirdi içimizi::))

Geçen ay Rota virüsü aşısı vardı berra zeynep'in. Ve bu aşıdan mütevellit 1 aydır düzeni bozulan bağırsak hareketleri berra ile beraber hepimizin şişirdi içini.. Meğer ne kıymetliymiş o dolu dolu bezler:))
Şimdi tüm aile efradı o kakasını yaptıkça şenlik havasına giriyoruz..


3 Nisan 2012 Salı

En değerli postumuz::))




İrem'in okulunda özel olarak isteyen ailelerin çocuklarına kuran eğitimi de veriliyor.
Küçük yaşta verilen bu eğitimin daha kalıcı ve etkili olduğunu bildiğimizden ve yine erken yaşta öğrenilen kuran'ın ruhsal ve bedensel sağlığı ve hafızasının gelişimi için çok faydalı olduğunu düşündüğümüz için biz de hep istedik irem'in kuran öğrenmesini.
Daha yaşı küçük diye geciktirilen kuran ve dini eğitim eksikliği çocuğun ruh ve zihin dünyasında ciddi boşluklara sebep olur. Bu eğitimler çocuğa ilerde daha zor gelir. Ve ne yazık ki bu çocuk ailenin karşısına problemli bir çocuk olarak bile çıkabilir.
Bu nedenle geçen sene başlayan süre ezberleme , anlatımlı - oyunlu peygamberler ahlakı ve hayatı derslerine bu sene başında kuran eğitimi de eklenmişti.
İrem'i sıkmamak adına öğretmeniyle beraber aylara bölerek yavaş yavaş çalıştırmalarımız neticesinde yaklaşık 2 ay önce geçmişti irem aslında kurana. Ama sınıfında kuran'a geçmek üzere olan diğer arkadaşlarını da beklediler.
Ve nihayet kuran törenimizi de yaptık , heyecanla..Veeee kaptık öğretmenimizin hediyesi kocaman gamze bebeğimizi::))
Allah'a şükrettik bol bol.
Ve gurur duyacağımız daha nice başarıların da yanında olmayı diledik.


27 Mart 2012 Salı

6 Mart 2012 Salı

Bu ne sevgi aahhh..



Berra'ya hamileyken fazla birşey hissetmemiştim ben. Tamam hamileydim ve bizde istemiştik bu çocuğu .ama daha çok irem'e kardeş olsun diye istedik sanırım.
Maksat o yanlız büyümesin idi.
Hamileliğimin sonuna kadar da böyle devam etti. Fazla özenemedim irem'de ki gibi nedense. Fazla heyecan yapmadım.
Benim için öncelik hep iremdi hayatımda. onun gibi hiçbir çocuğu sevemem sandım.Ona sarıldığım gibi sarılamam. Ona hissettiklerimi hissedemem sandım.
Kardeşi olsada irem'e olan ilgim azalmicak , zamanımın büyük bir çoğunluğunu onunla geçirecem dedim hep.
Ta ki o hastane odasında berra'yı kucağıma verdikleri o an. o emdikçe sevgiside büyüdü , büyüdü içimde.Ve şimdi her hareketinde,her gelişiminde , acıktığında deli gibi heryere her saldırdığında ,önüne gelen herşeyi emmeye çalışmasında , emerken göz göze geldiğimiz her dakikada , karşısındaki insan konuştuğunda ağzını aça aça gülmesine , kıkırdamasına içim eriyor benimde, bayılıyorum onu izlemeye , onunla konuşmaya ,her hareketini gözlemlemeye..
Ve işte şimdi daha iyi anlıyorum bir annenin tüm çocuklarını eşit ve kocaman bir sevgiyle nasıl sevebileceğini .
İrem'in bebekliğinde sanırım sevgimin yanında kaygı ve endişelerimde vardı.Berra'da sevmeyide öğrendim ,daha rahatım her konuda.Bu rahatlık ve iç huzur bebeğe de geçiyor olmalı ki , sürekli gülen,neşeli bir bebek var şimdi elimizde. Üstünün , başının daha çabuk değişiyor olması , banyosunun ve bakımlarının daha kolay ve hızlı olması , ağlama
nedenlerinin hemen bulunuyor olması bebeğide rahatlatıyor tabi ki..
İki çocuk tabiki zor.Ve bu zorluklar başlıbaşına bir post konusu olmalı::))
ama yinede ben derim ki 2. çocukta daha iyi anlaşılıyor annelik
ve yaşanması gereken bir duygu bu kardeşlik.

16 Şubat 2012 Perşembe

İkinci çocuk kolay , iki çocuk zor

İtiraf etmeliyim ki iki çocuk zor geliyor bana bu aralar ..
Bir süredir irem evde , okula gitmiyor.kafa tatili yapıyoruz. 1 mart'ta tekrar başlayacak inş..
Ama bana bu tatil pek iyi gelmedi. Annem'in aralarında 1 -1,5 yaş olan 3 küçük çocuğu nasıl büyüttüğünü düşünüyorum sürekli..
Naz İrem'de olduğum gibi degilim berra zeynep'te. Daha rahatım en başından beri ,hatırlıyorum da irem'in ilk nezlesinde korkup acile götürmek istemiştik. İlk ateşi çıktığında elim ayağım birbirine karışmıştı ,emzirirken problemler yaşamıştım , hergün doymuyor diye ne streslere giriyordum.
Berra doğduğundan beri kaç çeşit problemle karşılaştık , yeni yeni hastalıklar öğrendik.Ama hep rahattık ,hep Allah' a güvendik. Berra'nın hepsini atlatacağına inandık. Öyle de oldu.Hala takipte
olsak ta herşey iyiye gidiyor inş, daha da iyi olacak..
Velhasıl ben berra'da daha cool bi tavır sergiledim hep. Tecrübeli olmak gerçekten güzel..
2. çocuk bu nedenle gerçekten kolay.
Amaa evde biri 5 yaşında biri 2,5 aylık 2 çocuk varsa işin gerçekten zor..Hele irem gibi süsüne düşkün ve dağınık ise daha zor .Bizim hanım günde abartısız 10 çeşit kıyafet değiştirir ,ojelerini , tokalarını ,kolyelerini , çıkardığı kıyafetlerini , yatağını toplamayı öğretemedim malesef..
Hele birde onunda ağlama krizleri geldiyse , berra ile karşılıklı ağlama düeti yapıyorlar..O anda
tek düşündüğüm tabana kuvvet kaçmak , kaçabildiğim en uzak yere::))
Allah ikiz annelerinin yardımcısı olsun ,nasıl baş ediyorlar hele birde tek başınalarsa bilmem..

30 Ocak 2012 Pazartesi

En güzel kahvaltı soframız...

Bu sabah kalktığımda işte bu manzara ile karşılaştım.
Yatağımda minik berra ile uyurken içerden irem'in seslerini duydum."anneciiiim kahvaltı hazıııır , gelebilirsin." Meğer bizim kız bayağ büyümüşte , bana kahvaltı hazırlamış::)) içerik belki ve hatta oldukça sade olsa da benim için çok değerli bir sofra idi bu..Çünkü bir ilk..
En çok güldüğüm olayda sofraya oturduğumda irem'in " annecim tabağına ne koyacaksın ,çok merak ediyorum" cümlesi idi.. "Bende bişeyler hazırlarım şimdi annecim" dedim.
"sen bişeyler yapsanda kahvaltıyı yine ben hazırlamış oluyorum dimi annecim " dedi..
Ne denir ki bu soru karşısında :::))))))

24 Ocak 2012 Salı

Bu ne yaman çelişki::((

Bu Sabah ona , "okulda en çok sevdiğin ders hangisi annecim" dedim.
Başladı saymaya "resim , müzik ,hamur oynama , oyun odası , ebru ,sanat , folkloo :)
"peki sevmediğin birşey var mı" dedim. Ağzından laf alacam ya güyya:)
"eşyalarımı toplamayı ve okula gitmeyi sevmiyorum" dedi. "Okulda sevmediğin bir ders var mı annecim , onu sordum" dedim.
(okula gitmeye meraklı olmadığını ve odasını zar zor topladığını zaten biliyorum::))
"okulda sevmediğim birşey yok ,hepsini seviyorum" dedi.


Neden böyle bu çocuklar anlamıyorum , okulda son derece neşeli , eğlenceli vakitler geçirdiği halde ,arkadaşlarını , derslerini , öğretmenlerini çok sevdiği halde neden yinede evi tercih ederler ve her sabah okula gitmesem olurmu deyip anneyi daha sabahtan üzerler...

Fotoğraflar dönem sonu sınıf gösterisinden..Harikaydı yine hepsi , çok tatlılardı..ve ben ilk defa görüyormuşcasına irem'den gözümü alamadım yine..En güzel o mu yaptı ne::))) Ah bu anne psikolojisi..

16 Ocak 2012 Pazartesi

Beyaz ve Yeşilin Birlikteliği..


Burnumuzun ucu buz kesse de ,

avuçlarımız üşüsede

kış ortasında da sevdik biz botanik parkı..